bencillik-ve-mutlulukHer zaman mutlu olacağız diye bir kaide yok. Mutluluğumuzu biz sağlıyorsak kendimize, mutsuzluğu da yine biz sağlarız elbet. Hatta kendimize mutsuzluk yaşatmayı en iyi biz biliriz! Ama işte bardağın dolu tarafından bakarsak bu mutsuzlukların sebebi hep başka insanlar oluyor. Klasmanları bencillik olan insanlar.

Bencil insanlar duygu sömürürler. Kan emerler. Mutluluk içerler. Hazımsızlık yapmaz tabi bünye, mutlu edenin de bi’ güzel ağzına sıçarlar, sefaları olsun! Olsun, biz mutlu insanlarız ya illa bir yerden mutlu olma formülü uydurur sıyrılırız kötü durumdan değil mi? Değil! Artık değil. Fırsat vermemek lazım. Gerçi bunların fırsata bile ihtiyacı yok, sadece yakınlarında olmanız yeterli. Çünkü gözleri kör ve hiçbir zaman düşünceli hareket edemiyorlar…

Demem o ki paşam, aman diyeyim; dikkat et etrafına. Olay öyle bir hal aldı ki, ağzım açık izliyorum yaşadıklarımı. Şahit olduklarımı değil, direk olarak kahramanı olduğum olayları… Arkadaşım var ya hani, bana akıl veriyor: “Başkası için, hele ki değmeyecek biri için üzme kendini. Sen değer verdin, o takmadı bile. Sana değer vermiyor. Sen yırtınıyorsun, o kılını bile kıpırdatmıyor. Daha niye uğraşasın ki, niye daha fazla değer veresin?” Velhasıl kelam, bunu diyen insan bile kendi dediklerini sana yapabiliyor kardeşim. Düşün! Sen bari düşün gözünün yağını yiyeyim. Etraf düşüncesiz insan dolmuş.

Ben de doldum. Sürekli aldatılmaktan, kullanılmaktan ya da kandırılmaktan o denli doldum ki; bir gün sebepsiz yere masum birinin ahını almaya eş değer kötülükte bir patlama yapacağım diye korkuyorum. Sana dost diyen insanın peşinden koşarsın; aklını, gerekirse arkasını toplarsın. Ufak bir yardım ihtiyacında yanında olur mu düşünemezsin. Olmazsa da canı sağ olsun der, sineye çekersin. Olmuyor aga! Dost dediğin, yeri geldi mi tüm geçmişine sünger bile çekebilmeli.

O yüzden diyorum ki;

Etrafımda 3-5 tane adam kaldınız, ben de o yüzden sıkı sıkıya sarılıyorum size. Kardeşim gözünü seveyim, o yüzden kendine çok dikkat et. Sen benim için çok değerlisin. “Kardeşim” diyorum, daha ne diyebilirim ki…