Kaçayım da kovala; hadi bakalım!
Evet… Klişeden yürüyorum bugün. Kaçan kovalanır aaabi! O kadar! Uzun süredir film izlemiyordum. Üstüne üstlük, önceki haftalarda torrent programıma tecavüz edercesine film sömürmüştüm. Bugün kafama esti öyle film izlemek. Harici hard diskten film beğenirken Romantik Komedi 2 gözüme çarptı. Yakın tarihteki en sevdiğim 3 oyuncu var orada erkek kategorisinde. Engin Altan Düzyatan, Gürgen Öz ve Cemal Hünal. İlk filmi izlemiştim, ikinciyi merakla bekliyordum, ancak tatilin verdiği boşluk ve rahatlıktan olsa gerek, yavana atmışım. Hemen izledim ben de.
Ya bu Gürgen Öz, hem oyunculuğu, hem kabiliyeti, hem de dizideki karakterinden dolayı imrenilecek adam. Playboy, piçliğin dibine vurmuş, hatunları fıldır fıldır döndürüyor herif. İşte hem izleyip hem şapka çıkartırken birden düşündüm. Filmin ilerleyişi de bu düşüncelerime büyük katkı sağladı.
Adam one night stand adamı. Merve’yi görür, etkilenir, güzel bir akşam geçirir, sevişir ve onun için artık Merve Melike olur. Olay bu. Ararım der aramaz, görürse kaçar. Eğer boş anıysa o karşılaştığı an, bir kez daha tek gecelik takılır sonra yine uzaklaşır. Bu saltanat böyle sürer. Ta ki sert kayaya kadar. Çivi çiviyi söker derler ya, işte o misal birini bulursa bu tür adam götü başı dağıtır. Nedense hep adam dağıtıyor. Kadın hiç dağıtmıyor.
Bir benzer örneğini geçen gün Two and A Half Man’in bir bölümünde de görmüştüm. Adam piç style. Vur-geç yaşıyor. Bir zaman geliyor ki, onu siklemeyecek bir hatun çıkıyor karşısına. Genelde onun yaptığı şey olan yataktan kalkıp evden ayrılmayı hatun yapıyor. Hatta bir de son darbeyi koyuyor: seni mutlaka arayacağım bebeğim… Hassktr laaan!
Hal böyle olunca tabi bu tür erkek kendine yediremiyor bunu. Başlıyor kovalamaya. Alışmış ya hep kaçmaya. Arkasında biri olacak illa ki gece önüne alabilsin. Bakıyor bu hatun arkasına hiç geçmiyor, bu da hırslanıyor. Ama bilmiyor ki ona içten içe bağlanıyor, hayranlık duyuyor…
Siz siz olun kızlar, imkansız diye bir erkek yoktur! Siz üzerine düşerseniz rahat marka takılırlar. Ona basit biriymiş gibi davranın. İstemediğinizi, sadece takıldığınızı kısmen belli edin. Zarflarınızı da açık oynayın. Ama sakın bunu duygusal bir erkek üzerinde denemeyin. O zaten gerçekten seviyorsa sizi mutlaka yanınızda olacaktır.
Erkek mekanizması -ki bu kalbur üstü yani hovarda bir erkek için geçerli- aynen böyledir. Varsa şekliniz, vitrinime bekleriz deyin ona. Geldiği zaman da vitrin ürünlerine çakın %300 zam. Hovarda lükse düşkündür. Paralı gıcır müşteridir. Yine gelir. Çak bir daha zammı! Sonra bekle. Ayağı alışsın. Bir daha zaten kendi gitmiyorsa zafer sizindir…