Etiket: kadınlar

Aşk kadının karnını doyurur mu?

ask-karin-doyurmaz

Kendimiz biriz, kendimize yeteriz. Çok güzel. Nereye kadar? Başka biri çıktığı zaman karşımıza, o hayatımızı alt üst eden kişi hani; ikinci arayışına girmiyor muyuz? Daha doğrusu artık onu bulduktan sonra arayıştan ziyade ona sahip olma, onu sahiplenme duygusuna girmiyor muyuz? Hiç derdimiz yokmuş gibi bir de ikincinin tasasını, yükünü sırtlanmaya çalışıyoruz.

İki olmak mecburiyet gibi geliyor bana. Bir geç aynanın karşısına. Bak kendine. Her ayak parmağından ikişer tane var, ayağından iki tane var, elinden iki tane var, elinin her parmağından ikişer tane var, iki memen var, iki kulağın var, iki gözün var, iki burun deliğin var. Dişlerin bile alt ve üst olarak iki sıradan oluşuyor. Hatta ve hatta genelde oturduğun ama arada beyin olarak kullandığın poponda bile iki lop var. Düz mantık bakarsan vücudun tam simetrik be kardeşim! Senin neden bir ikinciye ihtiyacın olmasın?

Küstün mü sen canım benim?

aska-kusmekGün geçmiyor ki ben yine bir yazı yazmak istemeyeyim, yazmayayım… Yine dizi izlerken geldi aklıma. Yine konuşacağız aşk, erkekler ve kadınlar üzerine. Her zamanki gibi aşk görünce saçmalayıp gö*ü başı dağıtıyoruz işte. Şaşırmıyoruz buna tabi ki…

Bugün bir şey okumuştum. Kalp beynin önüne geçiyor ibaresi dikkatimi çekti. Öyle değil mi sizce de? Yani bi’ yerden sonra onunla düşünmeye başlıyorsun. Onun kararları doğrultusunda hareket ediyorsun. Vicdanınla ve duygularınla yönetiyorsun kendini, öyle çözümlüyorsun her işini. Yaptıkların doğru mu yanlış mı orası büyük tartışma meselesi olur. Doğru olan senin kalbindeki, içindeki ferahlıktır aslında. Yanlışın azabını deden değil sen çekeceksin değil mi? Başını o yastığa koyduğunda düşünecek tek şeyinin saydığın koyunlar olmasını istiyorsan vicdanını her daim rahat tut kardeşim…

Kızlar dengesiz mi? Evet mi? Evet!

love-is-a-lieUzun süredir kafamda dönüyor bazı düşünceler, her zaman olduğu gibi yani. Aycan sürekli yakınıyordu “biz kızlar neden badboys’lara hayran oluruz la” diye diye. Konu bu: kötü oğlanlar. Hacamat, bu hatun kısmı niye böyle? Yani bir tek ben düşünmüyorumdur herhalde bu konuyu ha? Hadi ama kamooon! Ya siz kızlar, diyeceğiniz ya da demek istediğiniz bir şeyler var mı? Niye oğlum niye? Sizi sevmeyen dangalakların peşine niye koşuyorsunuz? Bir kısmınız aklı götüne kaçmış, öyle geziyor. “Sana sevgisini veren şey sol göğüsünün hemen altında” lafını yanlış anlamış bağzı hanım kızlarımız ki, göğüsün altı olarak karın kasları ve baklava akıllarına düşmüş. Kışt ulan kışt!

Umursamazlık mı? HAH!

riza-kocaoglu-kaybedenler-kulubuİnsan oğlu öyle garip bir yapıya sahip ki… En basitinden ben, her an kendime şaşırıyorum. Beynen ve kalben kendime hükmetmem gerekir değil mi? Bazen bunu yapamıyorum. Kalbimden geçen ve aklımın, mantığımın doğru dediği şeyleri yapmıyorum. Neremle kontrol ediyorum kendimi, kaderimi? İnanın hiç bilmiyorum. Sadece o an nasıl yaşamak geliyorsa içimden öyle yaşamaya çalışıyorum.

Kimi zaman gurur yapıp ağır davranmaya kalkıyorum ya… İşte o zaman en komik olaylar oluyor. Oğlum ben yapamıyorum lan öyle şeyler. Fazla gurur göte vurur bende. Korkarım ağbi bir şey olacak diye. Ters teper belki, olmadık karşılık gelir falan diye korkarım, çekinirim. Karşımdaki insanın nabzına göre şerbet veririm hep. Alttan almaya alışık bir yapım var n’aparsın…

Aslında;

askSana aşık değilim. Daha o duyguyu ömrümü bile adamaya hazır olduğum bir kızda yaşayabildim. O da olmadığına göre bu hayatın iplerini eline alacak kimse yok demektir. Neden sen almayasın?

Şöyle bi’ düşündüğümde, ciddi manada beni istemeden de olsa kızdırıp üzebiliyorsun. Belki biraz da ben kafama takıyorumdur. Bazen bunu bilerek de yapıyorsun ama sana normal geliyor işte. Ama bazen de öyle şeyler yapıyorsun ki, -dün olduğu gibi- anlık şeylerle, anlık heyecanlarla dünyanın en mutlu adamı yapıyorsun beni. Hal böyle olunca da seni sıkı sıkı sarıp, sana sarılıp bulutların üzerine çıkarasım geliyor.

Benim için ulaşılmaz bir zirvedesin belki. Ama derin düşününce, içeriden hissedince benim için yaptığın en ufak hareketin, ettiğin en ufak lafın bile kalbimdeki kelebek yuvasına afilli bir tokat atıp tüm kelebekleri pır pır uçuruyor.

Kadın dediğin nedir?

Geçen gece can sıkıntısına çok sevdiğim bir kız arkadaşımla mesajlaşıyordum. Felsefe ve Edebiyat sevmeyen, bir de sınavlarda yapamayan birine göre oldukça iyi yazdığımın bir kez daha farkına vardım. Bakalım ne yazmışım…