hayal-kirikligi“Hayat gelip geçici bir şey, insanlar da öyle. Pek kafaya takmamak lazım…” Bu tarz cümleler çok tanıdık gelmiştir size. Bazen ıvır zıvır kategorisinde olan, kulak ardı edilen sözlerden biri olur. Öyle, ama dinleyemiyoruz işte bazen kendi dilimizi bile.

İnsan gelip geçici demişken, biz de uğruyoruz bazen kimilerinin kalbine. Çalıyoruz gönüllerinin kapılarını. Bir kısmı bizi kabul ediyor tanrı misafiri niyetine, hatta yeri geliyor baş tacı yapıyor; lanet olası iğrenç budalası bir kısmı da def ediyor. Eyvallah, herkes bizi kabul etmek zorunda değil de, be arkadaş bu kadar da geri zekalı olunmaz ki?Bir insanın hayatının ufak da olsa bir kısmını kaplıyoruz belki anılarımızla. Hayatından gelip geçiyoruz. Birilerine de uğrarken aslında hayal kırıklığına uğruyoruz. Öyle sevdaların gamına koyayım; gamsız olamıyorum çünkü. Fazla gurur bi’ taraflarımıza vuruyor ya, sizdeki ayakkabının ayağın arkasına vurma olayından daha hafif kalıyor acısı. Gururun verdiği rahatsızlık olmaz. Olsa da rahatsızlıktan, acıdan sayılmaz. Biz de geniş olmak zorunda değiliz. Midem var çok şükür! Kaldıramıyorum her şeyi.

Alışamam asla. Fikrimi de değiştiremem. Gevşeklik, savrukluk, midesiz biri olduracak davranışlar falan hep iyi insanların bulaşmayacağı türden işler. İyi insan olmayı denesene canım? Kötü olmak çok mu iyi? Hadi, siz genelde kazanıyorsunuz da; muhtemelen bizim saflığımızdan oluyor o. Fazla toz pembe bakıyoruz ya biz, inanıyoruz hemen. Peki, ya bir gün emin bir şekilde adım attığın yer kaldırım taşı değil de muz kabuğu olursa ne olacak? Ben söyleyeyim mi? Ne olacağını tam bilemem ama inşallah basıp kaydığında üzerine düştüğün yumuşak organına sağlamca bir şey geçer ki aklın dürtülür. Hani aklınız götünüzde ya sizin…

Biraz düşünce sizden istenilen ey kötü insanlar. İyi düşüncenin yanında iyi niyet de istemek çok olmaz bence. İyiliğin timsali de olun demiyoruz ama zarar vermeyin yeter. Boş olmayın bu hayatta. İyi olsanız zor mu? Sevseniz, daha çok sevilseniz mesela; öyle ama bak. Seversen daha çok sevilirsin bu dünyada. Zor mu gönül vermek? Dene yani. Zorbalık mı oldu bu biraz? Siktir et! Zaten kalın kafan almayacak bunları. Sen git 3-5 kelam aşk lafı karala sosyal medya ücralarında, sonra yalnızlık tantanaları doldur insanların kafalarına. Boş yaşıyorsun haberin yok lan bildiğin…

Hayır canım; bak biz de kötü oluruz, zındık oluruz, uğursuz oluruz, yanar döner oluruz, adi oluruz, itin önde gideni bile oluruz. Hatta hain ve güvenilmez bile olabiliriz. Ama biz öyle bahtsız ya da kaderi denk düşmeyen insanlarız ki… Ulan biz ki; ergen rüyasında Karamel Diaz’la flört edip yatağa attıktan sonra hatunun ilişki sonrası para isteyeceği kişi oluruz. Hatta öyle bir şey olur ki, rüyamızda paramız bile çıkışmaz bizim. Yok aga, basiret yok bizde anasını satayım.

P.s: Sadece mutluk; başka bir şey değil…