Cesaretten bir adım sonrası; aşk!
Nasılsınız ihtiyarlar? Biliyorum, arayı açtım biraz. Yazacak vakit yok, yazacak konu varla yok arasında. İlk fırsatımda yazmaya sözüm vardı kendime. İzmir’deki yeni evimizin temizliği 2 gün fena hırpaladı beni ve yarısı bitmedi bile. Bu akşam kıçım yer gördü de dinleniyorum adam akıllı. E durmuyorum, yazıyorum. Yazdıranlar sağ olsun babacım!
Bu yazımda esin kaynaklarım oluyor demiştim. Bu seferki o yazıma yorum yapan bi’düşün, yani Aycan! Hatun yazıyor arkadaş. Cana yakın, sevecen, cimcime bi’ insan. He blog konusunda beni bi’ o kadar da içten içe teşvik eden de o yani. WordPress kalp Aycan diyorum başka bir şey demiyorum. Yaptığı temalar falan hep şaheser. Ve tamamen el işi, hanımeli yani. Önünde eğilirim be kızım nesin sen diyorum bazen. Bi’ de çok seviyorum kendisini, çünkü bloguma ondan başka yorum yazan yok! 😀
Aycan yeni yaptığı temanın yanında yeni düzenlemeler de yaptı. Artık uzun keyifli yazılarının yanında kısa kısa hatıratlar da yazıyor. Az evvel #3‘ü okuma şerefinde bulundum, çok hoşuma gitti. Kitaplardan alıntılama yapılmış bir blog bulmuş. Durur mu, hemen derleyip paylaşmış. Yap-hış-tıııır! Hoşuma gideni paylaşayarak devam etmek istiyorum…
Cesaretlendirici işaretler konusunda âşık hiç de zorluk çıkarmaz. Bir bakış, biraz canlı bir cevap onu derhal harekete geçirir. […] Aslında bir ‘hiç’ bile bir aşığı tedirgin etmeye yeter. Âşık bakışları, kelimeleri, hareketleri özenle inceler. Onlarda gizli anlamlar bulur. […] Ne kadar az anlarsa (çünkü anlayacak hiçbir şey yoktur) sevdiğini o kadar çok düşünür ve aşk ruhunda o kadar derinlemesine kök salar. / André Maurois – Yaşamak Sanatı
Bu çok doğru işte ihtiyar. Aşık insana bi’ adım atmaya gör, sana koşar hemen. Bir bakış ya, bu denli etkili olabilir mi? En basiti mesela, dediği gibi bir ‘hiç’ acayip derinden etkiler. Olumsuz olmasa da hissettirecek tek kelime, derinden yaralar be. İnsan davranışları incelemesi de bi’ o kadar tam isabet! Davranışlar ve hareket aslında içeride olan ama dışa vurulamayan o kadar hissi açığa vurur ki… Hele hislerin adamı olmuş insanlardan bunlar gizlenemiyor ya, sakın eliniz ayağınız birbirine dolanmasın onun yanında. Yakayı ele vermemek için bir sebebiniz kalmaz. Aşk adamı işte, aşk ruhunda iliklerine kadar işlemeyecek kendini de ne yapacak, değil mi?
P.s: Aşık insanlar çoğu zaman özgüvensiz ve cesaretsiz olurlar. Ama bir kıvılcım, o içlerinde bulunan aşk ateşini yakıp ortalığı kavurmasına yeter bile…
bidüşün
Öncelikle güzel sözleriniz için teşekkür efenim! Gurur duydum kendimlen 😀
Kısa kısa bölümü.. oraları birileri okuyor muymuş yahu? Sevindim vallahi.. 😀
Alıntıya gelince, kesinlikle öyle! Aralarında en beğendiklerimden biri oydu. Her hiç bir kıvılcım oluyor resmen ve kendine “yanlış anlaşılcak ya da umutlanacak bir şey yok” desen bile dinletemiyorsun aptal aptal gülümsüyorsun ya da durduk yere hüzünleniyorsun. Aşk işte 🙂
Temizlik konusunda da kolay gelsin, bizim her haftaki maceramız kendisi 😀
Emir Doğan
Duyuyoruz o sesi, gururun ayak sesleri! 😀
Vallahi ne yalan söyleyeyim, hepsini okudum sanıyorum 😀
Kalpler bir, kafalar aynı. Seven insan belli olur zaten davranışlarından da. Aşık kızsın sen. Tutsak etme göynünü, salıver gitsin yarine. Böylesi, ayrılık, daha acı…
Yüzsüzlük olmazsa Manisa Kavşağına gelince beni bi’ çaldır ben seni oradan gelip aliiim, el atıver! 😀